kayıt

hayata dair gülümseten detaylar

  1. 61
    21 ağustos 2017 tarihli güneş tutulmasını cbs news youtube kanalından canlı izlerken kameranın düzgün durmadığını fark ettim. sonra o kadar kişinin arasından ''the camera is going down.'' şeklindeki uyarımı görüp(herhalde), kamerayı düzelttiler ve birilerine ''thank you!'' dediler ama kime dediler bilmiyorum.
  2. 60
    Yanımdaki kahve makinesinin mest eden takırtısı ve yaydığı koku eşliğinde tatlı bir müzik patlatırken Starbucks'tan gelen kampanya mesajları.

    Suratımdaki bakışı bir görmeniz lazım..

    Bu arada.. Yoo, yeni almadım. Asjgdjsff
  3. 59
    Yine güneş doğdu
  4. 58
    davis cleveland'ın ruh ikizim olması.

    edit: kaynak, 'hangi ünlüye benziyorsunuz bla bla' şeklinde dandik bir test, anket vs. içeren bir internet sitesi değildir.
  5. 57
    güvenparkta tek başıma sigara içerken çöpçü amca yanıma geldi sigara içmezseniz çok güzel olur dedi gitti.
    böyle adamların hatrına dönüyo dünya
  6. 56
    bana göre kesinlikle şudur ;
    www.youtube.com/...
  7. 55
    Sünnet olan yeğenin ses ayarı bozuk televizyon gibi "pipimmmmmm neredeeee ?!?!?!?!" "pipimeee ne yaptınızzzzzzzzzz ?!?!?!?!" "canımmm pipimmmmmmmmmmmmmmm !!!" diye bağırarak ortalığı inletmesi.

    neyse ki doktor çabuk geldi de daha fazla kepaze olmadan hastaneden ayrılabildik.
  8. 54
    yeğenimin ablamın omzuna tabiri caizse ağız yoluyla sıçması.

    böyle böyle enfeksiyonu yapıştırcak mezara kadar yolu var.
  9. 53
    kutunun içinde tam bir bardaklık kahve için yeterli süt bulunması.

    vizyon dar vizyon.
  10. 52
    Bilenler bilir yaklaşık 1 yıl önce bir karar almıştım (bkz: her şeyi bırakıp gitmek) başlığına da gerekçelerimi yazmıştım. Tabi o zamandan bu zaman çok şey değişip bu fikir daha da olgunlaştı. Yola çıkmaya karar verdiğimden beri çok güzel şeyler gelişti. Bunlardan biri bu sabah meydana geldi.

    Bolivya'da bulduğum ispanyolca kursuna naasıl giderimin hesaplarını yapıyordum. Abim thy çalışanı olduğu için direkt uçuşlarda indirimli bilet hakkım oluyor. Bolivya'ya da direkt uçuş olmadığı için Brezilya/Sao paulo şehrine gidip ordan Bolivya'ya geçerim diye düşünüyordum. Sonra aklıma Brezilyalı bir arkadaşım geldi...

    2014 yılında Avrupa gezisinde bana eşlik eden arkadaş amsterdamdan türkiyeye dönmüştü. O zamana kadar navigasyon için onun telefonunu ve onun güzel ingilizcesiyle hareket ediyorduk. O gittikten sonra ben sudan çıkmış balığa döndüm desem yeridir. Telefon kötü şarj tutmuyor ingilizce de allaha emanet. O istanbula ben praga gittim. Pragda zar zor kalacağım hosteli buldum ve odaya girdim. Hemen yan yatağımda bir çocuk uyuyor ve yatağının üzerinde kırmızı ay yıldızlı Türkiye tshortu var. Ohh bee iki kelam edebileceğim biri var dedim. Çocuk uyandı. "Dostum naber ya ben de türküm ingilizcem de pek iyi değil insanlarla uzun uzun sohbet edemiyorum canım sıkılmıştı." diye yardırmaya başladım -aslına bakarsanız daha önce insanlarla tanışma şeklim hiçbir zaman böyle bodoslama olmamıştı- Çocuk bakıyor bana ben ona bakıyorum tanıdık bir şeyler söylesin diye ama yok. Meğer çocuk brezilyalıymış. Praga gezmeye gelmiş bir kadına aşık olmuş ve yaklaşık bir aydır onunla tekrar görüşmek ümidiyle pragda kalıyormuş. İşte o çocuğa yazdım dün. Brezilya sao paulo dan bolivyaya nasıl giderim diye. Meğer çocuk sao paulo da kalıyormuş. İstersen bende kalabilir sana bu şehri gezdirebilirim dedi. (Geçen de güney amerika ile ilgili bir kitap okuyordum ve bonito diye bir yerden bahsediyordu, araştırdım ve mükemmel bir yer nasıl giderim diye düşünüyordum) buradan sonra bonitoya geçip orayı gezip bolivyaya gidebilirsin dedi. That must be joking maaan dedim muhteşem ingilizcemle.

    Sadece 2 gün gördüğüm ve toplamda 20 dk muhabbet ettiğim adam yeni hayatımın ilk adımlarında karşıma çıktı.

    Mutluyum sözlük, az kaldı.
  11. 51
    yunow un artık sıradan bir sözlük yazarı olması.

    yani tam anlamıyorum ama şu sağ üstteki listeye baktığımda yunow alfabetik sıraya göre en aşağıda. yani admin veya mod değil. sıradan, her an ban yiyebilme şansı olan, gelip geçici biri gibi sanki.

    eskiden sedat peker'in yeğeni edasıyla yunow u reelden tanırım ben deyip istediğim gibi trolleyebilirdim sözlüğü. sonradan banlanmıştım ama. bu sefer bunu yapmıycam. açığını arıyorum onun. inş banlatıcam. amin. tşk.
  12. 50
    telefonda "aiiiii!" diye bağıran sevgili
  13. 49
    Şimdik size belki önemsiz gelebilecek ama bana mutluluk veren başımdan geçen olayı anlatacağım.
    Bundan tam 3 hafta önce arkadaşlarımla beraber Cumhuriyet Bayramı'nı kutlamak için Kayseri'den Ankara'ya gittik Sırtımızda kocaman ve ağzına kadar dolu çantalar ile polisler tarafından defalarca aranarak zar zor metroya ulaştık.Ona buna çarparak kendimize bir yer bulduk ve oturduk. Tam karşıma da orta yaşlarda bir teyze oturdu.Ama o kadar rahatsız olmuş bir şekilde bakıyordu ki arkadaşım kendisinden özür diledi. Kadın önce hepimizi tek tek inceledi ve Nereye gittiğimizi sordu. Anıtkabir cevabını alınca çantalarımıza baktı ve nerden geldiğimizi sordu. Kayseri dedik, duraksadı."Siz taa Kayseri'lerden bayramı kutlamak için Ankara'ya mı geldiniz? Aferin çocuklar, tebrik ediyorum sizi. Kalıcak yeriniz var mı? ...Buyrun sizi evimde ağırlayım, yemekler yapayım" dedi. Teşekkür ederek akşama geri döneceğimizi söyledik.

    işte o an kalpler ısındı..
    • 23 nisan moderatörümüze de bu yakışırdı !!11!!111 Helal olsun be :D ccc ponki reyiz ccc
  14. 48
    pazartesi'dir.
    gülümsetirken sövdürür.
    50 dakikası geçti bile.
    hehehe
    amk
  15. 47
    insan tanımak sözde değil ama gerçekten insan tanımak
  16. 46
    az önce balkonda sigara içerken, biraz ilerdeki havuza doğru koşan 4 çocuk gördüm. en önde koşan çocuğun elinde iki poşet vardı. havuzun başına geldiler ve oturdular. poşetleri açtılar. birinde kola diğerinde cips vardı. heyecanla yemeye, içmeye başladılar. aklıma çocukluğum geldi. ve bugünün çocukları. istemsizce ''kaldı mı böyle çocuklar'' diye geçirdim içimden.. gün güzel başladı..
  17. 45
    Sözlükteki gerizekalılar, bakıp bakıp gülmelik tam.
  18. 44
    dayılardan birisi tip'in en bilinen adamlarından birisidir 80 öncesi.
    köydeki evde eşşek kadar, kırmızı, türkiye işçi partisi levhasından demirci olan büyükbabanın boşa gitmesin yazık diyerek, üzerinde başaklı çarklı bir bahçe kapısı yapması.
    birxsozluk.com...
  19. 43
    kuzenim ve annesidir.

    ikiside benim için detay bile değildir. umrumda da değillerdir fakat bizi kıskanmaları beni daima gülümsetir. gittiğimiz yerler, yediğimiz, içtiğimiz herşey onlara batmaktadır. en önemlisi bu durumu saklayamamaları ve her seferinde bunu bize hissettirmeleri. kuzenim daha 14 yaşında. onun kıskançlığını anlarım, zaten hep kıskanmıştır bizi fakat annesi? 40 yaşında kadının bizi kıskanması nasıl bir mallıktır öyle?

    (bkz: allah akıl fikir versin)
    (bkz: salak akrabalar)
  20. 42
    hiç umulmadık bir akşam babanın elde abur cuburlarla gelmesi.
  21. 41
    Tüm kötülüklere rağmen insanı gülümsetmeye yeten minik detaylardır.

    Bugün bu detay yağan yağmurun cama vururken çıkardığı sestir benim için.
  22. 40
    üsküdar'da sahilde yürürken 7 8 yaşlarında bi çocuk yanıma gelip para istemişti. çocuğa bakınca üzüldüm biraz ve aldım çocuğu yanıma oturduk bi banka muhabbet ettik. okula gidiyor musun dedim olumsuz yanıt geldi. nedeni sordum bişey demedi. üzülmüştüm baya. öyle laf lafı açtı konuştuk. sonra bi baktı toka takıyorum. gülmeye başladı abi erkek toka takar mı diye. etrafımızdan insanlar gelip gidiyor bu hala gülüyor. olum sus gülme falan susturamadım çocuğu. bi yandan bende gülüyorum tabi.
    öyle bir bir buçuk saat muhabbet ettik. herşeyi konuştuk konu takıma geldi. çocuk bursa sporluyum demişti. hiç unutmuyorum. fenerbahçeli olur ise cebimdeki bütün bozuk parayı vermem konusunda anlaştık ve çocuk fenerbahçeli oldu. bende çıkardım cebimden bozuk paraları çocuğa verdim. o günde nası olduysa cebimde 8 9 lira 1 liralık madeni para vardı. çocuk parayı görünce gözleri açıldı, yüzü güldü ama sonra duraksadı. parayı almadı. abi bu para çok bana burdan 1 lira versen yeter demişti.
    o çocuğun o bi liranın kendisine yeteceğini söylemesi. hala aklıma geldikçe hafiften bi gülümserim. inşallah okula gidebilmişsindir çocuk.
  23. 39
    cadde üzerinde tartı başında oturup "abla tartılır mısın?" diyen çocuğa bir çikolata alıp verdiğinde yüzünün gülümsemesi, gözlerinin parlaması ve sımsıcacık sarılılması. azıcık sohbet edip ne olmak istediğini sorduğumda veteriner olmak istediğini hatta kazandığı parayla sokak kedileri için süt aldığını söylemesi. beraber bir markete gidip birkaç abur cubur ve kediler için süt alışımız.
  24. 38
    Hoşlanılan kızın kitabımı incelemek için alması ve geri iade etmeyi unutması üzerine akşam saatlerinde telefon aracılığıyla bir saat yirmi dakika boyunca telefonda kitabı okuması. Bundan daha mutlu edici ne olabilir ki? kitap çok beğendiğim bir kitaptı ve daha önce iki kez okumuştum, onun tatlı sesinden duymak çok daha güzel oldu. Teşekkürler tanrım.
  25. 37
    bu komik diyalog babamla amcam arasında geçmiş.
    babam ıslık çalarken amcam yanına gelir ve şu diyalog çıkar ortaya.
    babam 18-19
    amcam 4-5 yaşlarında bişey o sıralar

    +(babam ıslık çalıyor)
    -abi ne var ağzında
    +hiçbir şey (dedikten sonra ıslığa devam eder)
    -yaa bak var işte ses çıkıyor.
    +hee o mu bişi değil o ıslık
    -versene o fıslığı bana
    +asdasdasdasd