kayıt

çocuklarla girilen komik diyaloglar

  1. 46
    yeni tanıştığım üç dört yaşlarında bir kız çocuğuyla karşılıklı yapboz yaptığımız sırada öğünlerini soruyorum.

    - bugün ne yemek yedin bakalım?
    - süt, peynir, yumurta..
    - oo, başka?
    - hamburger..(liste uzun, ben bir terslik var diyorum)
    - gerçekten mi?
    - yedim, ı-ıh.

    meğer cümleleri olumsuz yapmayı bilmediği için olumlu şekilde kurup sonuna ı ıh ekliyormuş her seferinde, gittim ı ıh, yedim ı ıh. hazırlıksız yakalandım gerçekten..
  2. 45
    Canlı dersteyizdir.
    -ortmenim bak superman tişörtü giydim
    +çok güzelmiş şimdi derse devam edeli..
    -bak şimdi uçacağım.
    +insanlar uçamaz ki.
    Ve çocuk tabletin üstüne atladı, tabletin ekranı kırıldı, annenin arkadaki kızışını duydum. Ben sinirlerim bozulduğu için çok gülmüştüm. Boşluğuma geldi hshxhx.
  3. 44
    5 dakika önce "öyle bi şey yok" demişimdir:

    -öyle bi şey var mı?
    +öyle bi şey yok.
    -öyle bi şey var ki?

    gel de ısırma o bükülen boynundan.
  4. 43
    altı yaşındaki bir çocuğa sorulan büyüyünce ne olacaksın sorusuna hiç düşünülmeden "baba" cevabı alınması; iğneyi batırmak üzere olunan on üç yaş civarı çocuğun daha batırmadan çığlık atması ve "ben acı çekmekten hoşlanmıyorum da" demesi gibi geniş skalaya sahip diyaloglardır.

    ne sorarsanız cin gibi cevap veriyorlar zaten.
  5. 42
    asla komik ve ilginç olmayan iletişim türüdür.
    çünkü en zeki dediğimiz çocuk bile,normal bir insana göre oldukça geridedir.
    (bkz: kalt zehir çocuk merkezi )
  6. 41
    Emir (4 yaşında) yeğenim olur kendisi.
    harfleri öğretiyorum önce çubuklarla ''v''cizdim bu hangi harf dedim gayet güzel söyledi hangisi olduğunu. Sonra karıştırıyor mu acaba diye ''y'' harfini sordum onu da bildi.

    Aradan 10 dakika geçti ben bı daha ''v''harfini sordum emin olmak için...
    Dediki : ohooo sen de hiç bir şey bilmiyorsun ama daha yeni söyledim ya...
    Dedi evet böyle dedi epesiz.

    Vol2:
    Kliniğin mutfağında annesiyle oturuyoruz geldi çikolata istedi verdik.
    5 dakika sonra bir daha geldi...
    Annesi eve gidicez yemek ye sonra veririm diyince o ufacık boyuyla
    "Bu kliniği yıkarım" diye tehdit savurup masayı tekmeliyordu, timsah gözyaşları esliginde...

    Yeni nesil çok garip...
  7. 40
    -Ögretmenim?
    +Efendim ö?
    Tahtada me hecesi yazılıdır.
    -Menin yanına me yazarsak ne olur okuyayım mı? Meme hehehehe.
  8. 39
    Yağız (5 yaşında) ve bu aralar çok meraklı. Artık okuldaki gender equality derslerinde mi duydu yoksa netflix kid'deki lgbti çizgi filmleri mi gördü bilmiyorum ama bana şöyle bir soru sordu geçen:

    Y: gay ne demek baba?

    o anlık şaşkınlıkla ve telaşla, ben: gay demek mutlu erkek demek oğlum. deyiverdim afacana.

    Y: peki sen gay mısın babaaa?
    Ben: hayır oğlum, gay olamam çünkü annenle evliyim...
  9. 38
    Az önce girdim tatlı mı tatlı bi çocukla. Tek sıkıntı iş ve aşkı karıştırması. Misal bu cocuk başka bi evrende olsa ve o evrende sözlük diye bir şey olsa ve hatta yetkili olsa gider tatil talebi sanki kötü bir şeymiş gibi lanse eder yazık.
  10. 37
    Kardesim, sana fikrini soran olmadı, sus istersen demisti yemek masasında bana.

    Annem, babam ve evlatlık erkek kardesim gülmüşlerdi.

    Gülmeye en çok ihtiyaç duyulan bu anda sizler için mahrem anımızı paylaşıyorum bu sitede.

    Evdeki konum ve değerimiz..
  11. 36
    Bugün bir tanesi yanımdan ayrılmadı hiç. Bana sen serbest misin dedi jsjsjsjsj ben de serbest derken dedim yani istediğin yere istedigin zaman gidebiliyor musun dedi. Yav sen daha 7 yaşındasın nereyi istedin de gidemedin mesela nsnsjsbsjsns
  12. 35
    Cevap vermemeye özen gösteriyorum. Çocuklardan haz etmem.
  13. 34
    Şahit olduğum.

    4 yaşındaki yamaç reisin zaman kavramı henüz oturmamıştır. Onun için "Dün, bugün, yarın" hep karıştırdığı, alade kullandığı sözcüklerden başka bir şey değildir.

    Bugün annesiyle telefonda konuşurken "anne yarın akşam yediğim çiğköfteyi bu akşam yemeğinde de yemek istiyorumm" der.... ve üçüncü yeniyi başlatır (:
  14. 33
    Kuzenimin saçları çok çok güzel durmadan saçlarını öpüyorum çocuğun bu akşam da sevdim ve aramızda şöyle bir diyalog geçti.

    +Ege senin saçların neden bu kadar güzel?

    -Kardeşimin saçı güzel.

    +evet ikinizin de saçı çok güzel.

    -Hayır onun saçları güzel benimkiler yakışıklı.

    Kendisi erkek olduğu için her şeyi yakışıklı oluyor.
  15. 32
    bugun tanIk oldum 8-9 yaslarInda bir cocuk (erkek) yanInda iki kadIn var. seni cocuk esirgemeye veririz evlatlIk alIrlar diye takIlIyolardI galiba, orasInI cok anlamadIm.

    cocuk dedi ki 'beni almaya gelene soyleyecem; kadIn. senin dogum yapman lazIm. ya doguracaksIn ya doguracaksIn!!!bir!!!'

    cok komik degil ama hosuma gitti neyse.
    • Ben anlamadım, biraz karışık olmuş.
    • zaten aktarmaya calIsInca olmuyor sahit olmak lazIm oluyor genelde xd
    • Olsun, sonuçta güldük. Teşekkürler glen :9
  16. 31
    çocuklardan ve çocukları sevmekten vazgeçmemek için sağlam bir neden.
  17. 30
    lisede edebiyat hocamız anlatmıştı,
    bir kuran hocasının dili peltekmiş, c sesini çıkaramıyormuş. neyse işte alfabeyi öğretiyor çocuklara. elif be te se dim... derken dersin sonu geliyor, bu da çocuğun birini kaldırıyor say bakalım alfabeyi diyor. çocuk sayıyor, elif be te se dim. oğlum dim değil, dim.*
  18. 29
    r harfini telaffuz edemeyen iki kuzenimle girdiğim tartışmadır.
    biri r harfini v diğeri y olarak telaffuz ediyor. başladılar tartışmaya;
    - pava değil paya paya
    + paya değil pava pava.
    ben: para oğlum salak mısınız siz.
    - abi paya değil paya paya.
    + abi pava değil pava pava.
    kahkaha atıyordum en son.
  19. 28
    Komik mi hoş mu olduğuna karar veremedim bunların;

    Suriyeli çocuklara türkçe öğretiyorum. Tabii bu öğrenmenin içine mustafa kemal atatürk'ü de kattım. Olayı öyle bir yaşatmışım ki, çocuklar nerede paşa'nın resmini görse kesip resimlerine dahil etmeye, bana hediye verirken içine paşa ile ilgili yazılar, resimler koymaya başladı.

    On kasım günü müdür artık dayanamayıp yanıma geldi. Aynen şunu söyledi;

    -Franz bey bu ne yaa!?
    -noldu hocam?
    -bu çocuklar Suriyeli. Bilse bilse Esed'i bilir, nereden atatürkçü oldu bunlar!? Bizim türk öğrenciler bu kadar ismini almıyor ağızlarına!?

    Gülümsedim elbette. Hoşuma gitti. İlk zaferim buydu diye düşünürken, daha büyüğünü bir Suriyeli çocuk verdi;

    -öğretmen?
    -evet?
    -atatürk senin baba?
    -(kahkaha ve gülümsemeyi orantılamaya çalışarak) hayır, o nereden çıktı?
    -(çarpık bir gülümseme ile) yalan söylüyor seeen! Bütün sınıflara resmini koymuşsun. Gözlerde aynı renk. O senin babaaan!

    Ahh be çocuk, biraz daha türkçe bilseydin, boş ve kuru bir hayır yerine, "evet o benim babam gibidir, milyonlarca insana ışık olmuş, bir babanın yapacağından çok fazlasını yapıp, bana bu güzel topraklarda nefes alma şansı yaşatmış. Yalnız benim değil, hepimizin manevi babasıdır o." derdim.

    Bir de çocuğun bana sen diye seslenmesi ve yalan söylüyorsun demesine laf edecek olan olursa, sen ve saygı kelimesi olan sizi ayırt etmesi çok zor o yaşta, daha sonranın işi o.

    Yalan söylüyorsun demesi de bir öğretmen olarak başarı sayarım kendime: özgürce fikrini belirtsin, düşüncesini seslendirmekten korkmasın.
  20. 27
    (bkz: there is no spoon)
  21. 26
    -(günün anlam ve önemine binaen, ''otizm farklılıktır'')

    otizm'li ama fazlaca akıllı öğrencimle parkta oturmuşken toprağı eşelediğini gördüm:
    ben: baki n'apıyosun?
    baki: ceset arıyorum.
    ben: kimin cesedini?
    baki: fatih sultan mehmed' in!

  22. 25
    twitter.com/...
  23. 24
    geçen sene kaba etimi köpek ısırmıştı.

    birkaç gün sonra arkadaşlarımın evine gitmiştim, onların da misafiri enes diye bir çocuk var. ama böyle hiperaktif, azman bir çocuk görmedim arkadaş. yani vukuat üstüne vukuat işliyor hergele.

    arkadaşların apartmanının bahçesine girdim, enes çıktı balkona bağırarak:

    - x abi, x abi

    + efendim abim.

    - senin götünü köpek mi ısırdı??? senin götünü köpek ısırdı di mi?

    + lan olum sus, bağırma.

    güldü falan hıyar. ben de güldüm tabi. kim, nasıl anlattıysa artık. ama herhalde muhite birazcık rezil oldum.
  24. 23
    otobüste üzerinde beşiktaş forması olan 5 yaşlarında bir çocukla girdiğim diyalogdur,
    - en büyük kim?
    - allah.
    ve ben mavi ekran vermiş çocuğun yüzüne bakıyordum.
  25. 22
    Kuzenime yüzme öğretirken havuzun içinde 40 numara ayağını alnıma geçirmesiyle suyun altında parlayan ışıklar görmem bir olmuştu .. sonra beyin zonklamasiyla eve doğru yürürken çok bilmiş 11 yaşındaki canavar beyefendinin sözleri yankılandı..

    -sen vurursun 2 dikiş atarlar , biz vururuz toprağını kazarlar, bana kıymalı pide getir!!!

    +... !!!!!

    Dönüp sadece orta parmak işareti yapabildim..