kayıt

batman begins

  1. 2
    “Memento”filmiyle yükselişe geçen Christopher Nolan’ın, kendini özgürce gösterdiği “Batman Begins”, Batman halkasının ilk filmi. Nolan bu filmi çekmeye başladığı zaman çoğumuz kendisinden bihaberdik belki de… “Memento” filmi ile her ne kadar adını duyursa da, “Batman Begins” ile hafızalarımızda yer etmeyi başardı. Çizgi romanda radikal değişiklikler yapan Nolan, fantastik bir Batman profili çizmek yerine, şehri kötü adamlardan kurtaran bir süper kahraman yaratmak istedi ve biz de bu kahramana ‘kanunsuz’ lakabını taktık. Çizgi romandaki Batman gerçekten de fantastikti. Zaten hiçbir zaman fantastik olan Batman’i sevmedik, bu yüzden Nolan ile iyi bir bağlantı kurduk, çünkü Nolan ne istediğimizi çok iyi biliyordu. Polisiye ve süper-kahraman arasındaki dengeyi kuran Nolan, hikâyeyi ters yüz ederek hikâyenin başkalaşım geçirmesine vesile oldu.

    Bizi hikâyedeki adaletsizliğe doğru yönelten Nolan, maskeli kahraman içerikli bir suç olgusunu, nasıl işleyeceğini bildiği için kendini hiç aşağı çekmedi, ne de olsa ödevini iyi yapmıştı. İçimizde Nolan’a karşı hiçbir şüphe yoktu. Peki, Nolan “Batman Begins” nasıl bir yol izliyor? Otoriteyi, anarşiyi ve baş kaldırıyı,olayların merkezi haline getiren Nolan, merhamet göstermeyen ve tuttuğunu koparan bir süper-kahraman imajı oluşturarak, sömürüye karşı tepkisini dile getiriyor. Yani Nolan yeni bir devrim başlatıyor ve böylelikle Barman’in macerası başlıyor. Kurgudaki üstünlüğünü sonuna kadar gösteren Nolan, hikâyeyi biraz arka plana alarak, karakterin yaşadığı deneyimleri sahnelemeyi tercih ediyor. Bizi tıpkı “V For Vendetta” filminde olduğu gibi, anarşi ile özdeşleştiren Nolan, suçun adaletle çözülmeyip Batman karakteri ile çözülebileceğini vurguluyor. Düzenin çöküşünü kaos ile eşleştiren film, gücün insana neler yaptırabileceğini, karanlık yöntemlerle ispat etmekle kalmıyor, aynı zamanda karanlıktan gelen güçlerin bizi nasıl esir aldığını, karmaşık kurguyla ortaya koyuyor. Çöken sistemde ayakta kalmanın neredeyse imkânsız olduğunu, gotik dünyanın arkasına saklanarak anlatan Nolan, bize öyle bir pencere açıyor ki, o pencereden bakmaya tırsıyoruz sanki… Tamamıyla tekinsiz bir ortam yaratan Nolan, önceki Batman filmlerine ait ‘klişe’ mantığını mezara gömerek, gölgelerin içinden yükselen bir karakterin adım adım neler yapabileceğini gerilimli dolu anlarla birleştiriyor, tabi şiddeti kamufle ederek…

    İsmiyle müsemma olan Batman’i yarasalarla boğuşturan Nolan, bu metaforu filmin içine çok güzel yerleştiriyor. Yaratıcılıkta sınır tanımayan Nolan, sıradan bir insanın süper-kahramana dönüşme aşamasını “Batman Begins” ile seyirciye gösteriyor. Bilindiği üzere bir yönetmen üç Batman filmi çekmek zorunda… Nolan, bizi çektiği filme davet ederken, paralel kurgu ile çok büyük işler başaracağını, serinin ilk halkasıyla göz önüne seriyor. Karakterin korkularını açığa çıkartan Nolan, karakterin hayata karşı güvensizliğini intikam ile örtüştürüp, adaletin bekçisi olmak adına kanat çırpışını ele alıyor. Başta her şey intikam duygusuna göre gelişiyor olsa da, bu durum zamanla değişiyor. Dünyevi sorunları kurgusal hikâyeye yaftalayan Nolan, fantastik bir dünya içinde, adaletli bir dünya kurmak istiyor sanki… Gerçekleri alıp filme hızla gönderiyor. Sosyal ve ekonomik bağlar kuran Nolan, sarımsı neon ışıklandırma ile soğuk renkleri harmanlayarak psikolojimizle oynuyor. Gelenekseli yıkan tavrıyla Nolan, gerçekten iyi iş başarıyor çünkü önceki Batman filmlerinde yer alan yapay trükleri filme taşımıyor, bunu yapmasının en önemli nedeni de Batman’i yalınlıktan kurtarmak… Daha modern bir Batman modeli inşa eden Nolan, “bakın işte benim de gerçeğim bu” dercesine gerçeklerden beslenen yenilmez bir süper-kahraman prototipi oluşturuyor. Bazen şaşkınlıktan ellerimizi bile ovuşturduğumuz anlar bile oluyor. Mahir bir yönetmen edasıyla hareket eden Nolan,mekânları, süper-kahraman kostümünü ve kamera açılarını mantıklı bir şekilde kullandığı için kendisine hayran kalıyoruz.
    Sonuç olarak; “Batman Begins” Nolan’ın kendisini yönetmenlik anlamında kanıtlamak istediği ilk süper-kahraman filmi. Gizemi ve renkliliği sevmeyen Nolan’ın, özgür ruhu hikâyenin kalbini oluşturuyor. Görselliğin ve kurgunun birlikteliğinden doğan “Batman Begins”, Batman karakterinin acılarını, kederlerini, mutluluğunu, cesaretini ve gözükaralığınıteknolojik detaylarla sarmalıyor veBatman’in içinde yatan sorunları merceğe alıyor. Batman, kostümünügiymediğinde o kadar pasif ki, Nolan bunu katışıksız bir biçimde sahneye koyuyor. Eğer Nolan’ın son filmlerini izlemiş olup, bu filmini kaçırdıysanız blu-ray DVD’sini satın alarak bu doyumsuzluğa siz de erişebilirsiniz.